Bu web sitesi sağlanan hizmetlerin iyileştirilmesi ve web sitemizde en iyi deneyimleri yaşamanız için çerezleri kullanır.

Reddet Kabul Et
 ALA DÜKKAN YÖNETİCİSİ AHSEN TOKTAY

AHSEN TOKTAY

ALA DÜKKAN YÖNETİCİSİ

TOBB KARAMAN KADIN GİRİŞİMCİLER İCRA KURULU BAŞKANI

1-SİZİ TANITABİLİRMİYİZ?

1965 yılında Silifke’de doğdum. Evlendikten sonra Karaman’da yaşamaya başladım. Üniversite eğitimimi iktisat alanında tamamladım. Eşimle birlikte, iki kızımın yetiştirilmesi ile benim ilgilenmeme karar aldık. Bu sebeple, onların eğitim için şehir dışına çıkmalarına kadar bir çalışma hayatım olmadı.


2-GİRİŞİMCİ OLMAYA NASIL KARAR VERDİNİZ? SİZİ BU KARAR SÜRÜKLEYEN FAKTÖRLER NELERDİR?

Hayatımda hep yarım kalan bir yanım olduğunu ve yaşadığım topluma bir borcum olduğunu düşündüm. Yaşadığımız yöre ilçeleri, köyleri ile birçok değerli gıdaya ve lezzete ev sahipliği yapan bir coğrafya. Bana göre, bunların tüm yurda tanıtılması ve tattırılması gerekliydi. Sadece bu da değil. Kadının üretimin öncüsü, taşıyıcısı olduğunu düşünüyorum. Köylü kadınlarımızın ve değerli üreticilerimizin hem destekçisi olmak hem aralarında yer almakistedim. 2014 yılında radikal bir karar aldım. Ala Dükkan o zaman doğdu aklımda. Kırsalda bu değerleri üreten onlarca kadını örgütlemek, atalık tohumlarımızla agroekolojik tarım yöntemlerini uygulamak, bunların sonucunda kadının emeğinin değere dönüşmesine aracı olmak, küçük üretici kadın ile kentli arasında bir köprü kurmak istedim. İlk önce etrafımdakilere ütopik geldi. Yörede internet satışı yaygın bir yöntem değildi. Ama denemek istedim ve idealimi hayata geçirmek üzere yola çıktım.


3-İŞİNİZİ KURARKEN AMAÇLARINIZ NELERDİ?



Yaşadığımız gezegende kendimizi, toprağımızı ve gıdamızı acil iyileştirmek ve hem bilinçli üretici hem bilinçli tüketici olmak için hala geç kalmış değiliz. Bu umudun bir parçası olmak ve çevre sorunlarının bir ucundan tutuyor olmak beni mutlu ediyor. İşte idealimin peşinden gitmekteki diğer nedenim bu. İlk yılımızda az sayıda köy ve yirmi civarında kadın üreticimiz ile çalışmaya başladık. Bugün onlarca köy ve çok fazla üretici kadın ile kocaman bir aileyiz. Katıldığım yurtiçi ve yurtdışı fuarlarda onların büyük emekler verdikleri ürünlerimizi, lezzetlerimizi gururla tanıtmaktayım.




4-KARAMAN TSO'NUN İŞ HAYATINIZDA NE TÜR ETKİLERİ OLDU?


Bu süreçte; Karaman Ticaret ve Sanayi Odası o dönem yönetim kurulu başkanı olan eşim Mustafa Toktay’a ve şu anda yönetim kurulu başkanı olan başkanım Gökhan Alkan’a, yönetim ve meclis üyelerine, tüm oda personelimize, emeği geçen herkese teşekkür ederim. Divle obruk peynirimizin coğrafi işareti belgesini almak için çok uğraş verdiler. Bu yöresel değerimizin kalitesini koruyarak üretilmesine ve aslının bozulmadan tanıtılmasına katkı sağladılar.


5-GELECEKLE İLGİLİ NE PLANLARINIZ VAR? İŞİNİZİ BÜYÜTMEK KONUSUNDA NE DÜŞÜNÜYORSUNUZ?

Önümüzdeki yıl hayata geçirmek için uğraştığımız bir projemiz daha var: Ala Dükkan’ın bir uygulama alanının olması. Ürünlerimizi yine kadınlarımız kendi yerlerinde yetiştirecek ama bizim de çok emek vererek ulaştığımız eski tohumlarımızı çoğaltmak ve üretmek için bir çiftliğimiz olmasını düşünüyoruz. Soğuk odalarımızın olacağı, workshop çalışmalarımızı yapacağımız, depo ve sevkiyatı yönetebileceğimiz, kendi yaşama alanımızı da içeren bir çiftlik. Çünkü biz geleceğin temiz tarımda ve temiz gıdada olduğuna inanıyoruz.



6-TECRÜBELERİNİZE DAYANARAK GİRİŞİMCİLİKTE BAŞARI İÇİN ENKRİTİK UNSURLAR OLARAK NELERİ GÖRÜRSÜNÜZ?

Başarı için en kritik unsur; yaptığınız işin doğru olduğuna inancınız. İşinizi yaparken etik değerlere saygılı olarak yolunuzda ilerlemeniz.

7-HEYECAN DOLU BİR GİRİŞİMCİ ADAYI İÇİN TAVSİYELERİNİZ NEDİR?

Girişimci, yaşadığı kentte eksiği görmeli, farklı olmalı, risk almalı ve hayata geçirmelidir. Yaşamakta olduğumuz pandemi sürecinde yoğun bir dijital iş modeline geçiş görülmekte. Fırsatları değerlendirmek ve kendini yenilemek de yine girişimci için olmazsa olmaz unsurlardır. Pandemi sadece iş modelimizi iyileştirmek için bir süreç değil tabi. Aslında hepimiz için bir sorgulama ve onarım zamanı olmalı. Bugüne dek nelerde yanlış yaptık ki bugünü yaşıyoruz. Hepimiz aynada kendimize sormalı ve sorgulamalıyız. Daha iyi bir gelecek için uğraşmalıyız. Biz üzerimize düşeni yapmaya çalışıyoruz ve umutluyuz.